31 Aralık 2018 Pazartesi

Polisiye Dizilerin Vazgeçilmez Kurguları | Köstebek, Pilav Günü ve Diğerleri

İster Arka Sokaklar izleyin, ister CSI:NY ya da FBI. En az on sezon devam eden, birlikte yaşlandığımız, ömürlük polisiye dizilerin sezonlar boyu mutlaka ama mutlaka izleyeceğiniz sabit kurguları vardır. Size bunların bir listesini hazırladım. Yeni başlayanlar için, “yabancılık çekmeyin, aramıza hoşgeldiniz” manasında bir liste bu. Aynı zamanda, piyasaya yeni bir polisiye dizi “düştüğünde” ne izleyebileceğimizi az çok bilelim, bu işin müdavimi olmanın gereğini yerine getirebilelim diye.

Böylece başkalarıyla dizi izlerken, senaryoyu sanki siz yazmışsınız gibi tahminde bulunabilecek, çevrenizdeki kitlenin gözünde uzman polisiyeci olarak göz dolduracaksınız. Size, alemlerin Sherlock Holmes’ü diyecekler. Şimdi arkanıza yaslanın, şöyle havalı ve derin bir nefes alın. Bakınız bunlar, her karakolun başına gelir:

1 – Köstebek Inda House
Elbette çok çetin bir görev sırasında, tam bizimkiler yine kötü adamları yakalayacakken her şey tepetaklak olur. Birileri içeride olan her şeyi dışarıya “ötüyordur.” Derken bir tuzak kurulur, köstebek kıskıvrak yakalanır. Kimi zaman işe yeni alınan bilgi işlemci, kimi zaman gece temizliğine gelen görevli, bazıkere de ekipten biridir. Hizmet verenlerden biriyse kötü adamların kiraladığı kesindir. Ekipten biriyse mutlaka paraya ihtiyacı olmuş, kumar borcu veya hasta çocuğunun ameliyatı gibi zorlu bir durumla karşılaşmıştır. Sezon ortalarında ekibin her türlü zorluğun üstesinden gelebileceğini göstermek için, sezon sonunda ise ekipte değişiklik olacağı ipucunu vermek için kullanılır.


Bunun ajanlı versiyonlarında köstebeğin sızdırdığı şey dünya genelindeki ajanların açık adresleri de dahil özel bilgileridir. Bu bölüme ne zaman rastlasam “Amerikalılar şu ajan listesini Wordpad’te mi tutuyor anacım?” demekten kendimi alamam. Dizinin sürekli kadrosundan olmayan ama başrolmüş gibi büyük oynayan var mı ona bakın. Asıl kadro beyaz Amerikalıysa köstebek kesin Latino, Rus veya Doğu Avrupalıdır. Karakola toplu taşıma yerine kendi aracıyla gelen, eşine pat diye tek taş almış veya saçları görümce topuzu yapılmış birileri varsa, ahan da köstebek kesin odur. Ajan listesi için ruj veya pudra görünümlü flash bellekte olsun gözünüz.

2 – Bomba Inda House
Kötü adamların mesajıdır. Yabancı polisiyelerde en az bir kez karakolda şarbonlu paket/biyolojik silah ihbarı olur. Delil çalmak için düzenlenmiş şaşırtmacalı bir saldırı değilse, bomba patlar ve çok sinirlenen ekip kötü adamların peşine Yedi Bela Hüsnü gibi düşer. En az bir bölümde şehirdeki bir okula bomba yerleştirilmiştir. Masumları hedef almak ne demektir! Numbers‘ta sayıları, Bones‘ta kemik analizlerini, NCIS‘te Mossad bağlantıları kullanılarak bombanın yeri tespit edilir ve 3-2-1 diyene kadar durdurmak için kan ter ve gözyaşı dökülür. Kırmızı kabloyu keseceksiniz, unutmayın.

Yabancı dizilerde kötülerin sisteme mesaj vermek için düzenlediği bombalı saldırı, Arka Sokaklar‘da düğündeki kerametin azılı düşmanıdır. On iki sezon oldu, her sezon sonunda ekipten birinin düğününde o bomba masanın altına yerleştirildi ve patlatıldı. Biriniz de gelin kuaföre giderken “şu salonu önceden bir kontrol edelim” demediniz ben ona yanarım.

3 – Elimizi Kolumuzu Bağladılar Usta / Hostage Situation
Ya intikam veya delil karartma için ekipten birinin kızı, eşi veya kardeşi kaçırılır ya da “mafyaya karşı tanıklık edecek ve tanık koruma programına alınacak muhasebeci-eski sevgili” duruşma gününden önce mafyaca ele geçirilir. Tanık eğer muhasebeciyse sürekli konuşan, başlarına iş açan, rengarenk çiçekli Hawaii gömleği giyen beceriksiz biri olacak, bana güvenin.

İntikam amacıyla aileden biri kaçırılmışsa kötülerin vay halinedir. Kahramanlarımız türlü taklalar atacak, birkaç kişiyi pataklayarak konuşturmaya çalışacaktır. Hiç merak edilmesindir, elleri arkadan bağlı olarak bir hangarda tutulan rehine, polis ailesinden olduğundan bağlarını çözmeyi hatta kendini kaçıranları alt etmeyi başaracaktır. Yeter ki yanında tırnak makası veya saç tokası olsun. Bazen kaçırılan kişi aslında kötüye hizmet ediyor olabilir. Bunu görünce ağzınız açık kalmasın, hemen toparlanın ve senaristi bu kıvraklığı için tebrik edip geçin.

4 – Kentucky Buffalos Kolej Buluşması (APS)
Amerikan polisiyelerinde görülen sabit kurgudur. American Pilav Story (APS) adıyla da bilinir. Amerikalıların mezun oldukları okulun pilav gününden niye bu kadar tırstıklarını anlamam. Aradan geçmiş on küsür yıl, sen olmuşsun yetişkin, e başrol oyuncususun fena mı, neden gerim gerim geriliyorsun bilmiyorum ki? Ne olabilir yani Bizde olsa o havalı sıra arkadaşınızın üç çocuklu göbekli ve emekli birine dönüştüğünü, lisenin en sivilceli oğlanının da adonisli bir CEO olduğunu görürsün en fazla. İki 90’lar şakası, biraz goygoy derken gün biter.


Amerikalıların pilav gününde ise kahramanımız aralarında romantik bir şeyler olması düşünülen karşı cins ortağıyla birlikte spor salonundan içeri girer ve kesinlikle o pilav gününde biri ölür. Net! Gerçi siz de onca yıl sonra göbekli emekli arkadaşlarınız yerine bir cinayetle karşılaşsanız, üstelik görev gereği bir de onu çözmek zorunda kalsanız, sizin de mis gibi bir Reunion travmanız olurdu.

Ama kurtuluş yok bro, o pilav gününe gidilecek. Okulun fitbol takımındaki (Amerikan futbolu ama) hücum oyuncusu, kızların gözdesi, takımın bir doksanlık eski kaslısı Jack, Troy veya Dick ile selamlaşılacak. En az bir tane eskinin tombiki, şimdilerde daha da tombik Margaret veya Jullie ablanın aşırı ilgisine maruz kalınacak. Bu kişi halen siyah çerçeveli gözlük takan, kareli ceket giyen, dar omuzlu mühendiz Alfred de olabilir. Eski günler hatırlanacak, buluşma boyunca köşe bucak kaçmaya çalışılacak. Ne var ki kahramanımız sonunda eski platoniğinin yardımıyla olayı çözecek. Yaa böyle ibiş gibi kalırsın işte, ne varsa ezik sandıklarınızda var!

5 – Bizden Biri / Officer (Agent) Is Down
Polisiye dizilerde “bizden birinin” ölümü veya komaya girişi, ideal bir sezon finalidir. Başrolse birkaç bölüm komada geçirir, figüransa ondan hayır çıkmaz anacım. Olay anında vurulan sade vatandaşsa orada bırakılır ve takibe başlanır. Ama “officer (agent) is down” anonsunu duyduysanız hemen yoldan bir araba çevrilir ve o memur hastaneye yetiştirilir. Sonraki sezonlarda kendisine ihtiyacımız olduğundan, yoksa tabikiside herkes eşittir.

Komaya giren başrol bir süre sonra çıkar, hafıza kaybı olabilir. Mac Taylor gibi 0-6 yaşa geri dönüp renkleri sayıları baştan öğrenebilir. Seeley Booth gibi komanın ertesi günü kötü adam kovalamaya da kalkışabilir. Eğer officer temelli gittiyse, ölen arkadaşları için tüm ekip hatta bazen tüm şehir törene katılır. O dakikalarda katili aramaya ara verilir. Çünkü o tetiği kim çektiyse cop-killer olarak bedelini zaten fena biçimde ödeyecektir (bize ha, hem de Mesut komserime ha?!?) Yabancı polisiyelerde ana kadrodan bir veya iki kişi sadece bir kez vurulurken, Arka Sokaklar‘da tüm karakol kadrosunun en az bir kez komaya girmişliği vardır.


6 – Eski Dostun Başı Dertte (My bro is your bro)
Yabancı dizi karakol ekibi CIA, donanma, özel tim gibi yerlerden gelen isimlerden oluşur. Bizdeki gibi iktisat okuyup polis olmuyorlar mirim. Ekipten birinin eski arkadaşlarından birinin başı derde girer. Komşuluk ve arkadaşlık ilişkilerinin zayıflığından yakınılan Amerikan kültüründe, asker arkadaşlığı bizdeki kadar köklü ve sağlamdır. On yıl sonra karşılaştıklarında eski günlerin hatırına çiğ tavuk bile yerler, çünkü çoğunlukla mağdur olan bir zamanlar öbürsünün hayatını kurtarmıştır da ya Afganistan’dan ya Kahire’den borçludur ona.


Mağdur eski kanka yoldan çıkmış ve suça bulaşmış olabilir. Kimi zaman da “kurum içinde yozlaşma” tespit etmiştir de tek güvendiği adam kahramanımız olduğundan yardım istemektedir. Özellikle Amerikan polisiyesinde kanun ve düzen sık sık kendi biletini keser, geçmişle hesaplaşma önemli bir kurgudur. Arka Sokaklar’da Rıza Baba’nın eski dostlarının ya kızları kaçırılır ya da uyuşturucu gibi kötü alışkanlıklara bulaşır. Mesut komserimin kankasının başına bir şey gelmişse kesin siyasili örgütlü bir meseledir.

7 – Katil Oldum Rıza Baba!
Polisiyelerin vazgeçilmez kurgularından biri de kadrodaki polislerin doğrudan cinayet zanlısı olduğu bölümlerdir. Rıza Baba ilkelerinden asla ödün vermez, tüm kurallara uyar ve elini kana bulamış(!) polis arkadaşını adalete teslim eder (ama geçici bir süre tabii). Sonra bu olayın altından kalkmanın yollarını arar. Arka Sokaklar’da kadrodan birinin katil olması düşünülemez zaten, hep o mafyatiklerin kurduğu tuzaklardır onlar. Ankara’ya trip atar, ekipten birileri ortalığı bulandırır, isyankârı oynar falan. Arada Mesut komiser trafiğe sürülür, Hüsnü’nün Safranbolu’ya tayini çıkar. Elin polisiyesi bunlarla vakit öldürmez. Doğrudan olayı çözer.

Mesut komser yine birinin yoluna taş koydu

8 – Undercover: Rezillik mi Cesaret mi?
Her polisiye dizide ekip, bir kez undercover (gizli) göreve gider. Başroldeki kadınla erkeğin sevgili olduğu, hiç istemedikleri rollere girdikleri, genelde kahkahası bol bölümlerdir. Kadın polislerin fahişe, kulüpte dansçı, uyuşturucu baronunun sevgilisi gibi tebdil-i rollere büründüğü bölümde, erkek polislere uyuşturucu, kadın ve silah satıcısı ile şirket bilgi işlem görevlisi gibi roller düşer. Bu bölümlerde anlarız ki Amerikan karakoluna eleman seçerken sadece orduya bakılmaz, Broadway’den ödüllük performans da kriterler arasındadır. Baştan sona gizli görevden oluşan efsane diziler de (90’ların Miami Vice’ı) vardır. Bu undercover görev meselesi riskli iştir. Bir bölümden daha uzun sürerse, paranın su gibi aktığı Miami gibi bir şehirde giderek zengin menejer rolüne alışan Don Johnson (Sunny) misali yoldan çıkmak ve sonra kovboy veya amiral rolünde kabul görmek çok zor olur.


Öte yandan kimse sormaz; sen nüfusu birkaç milyon (İstanbul’un yarısı kadar) olan bir şehirde görevdesin. Zaten bunca sezon kimbilir kaç yüz tane kötü adamın peşinden koştun, soruşturma için dükkanlara, ofislere ve evlere girip çıktın. Mahallelerde volta attın. Şimdi hangi cesaret gizli görevde başkası gibi rol keseceksin? Hani diyorum ki bir kez bile bir tanıyan çıkmaz mı bu arkadaşları yahu? Kimse “Aga ben bunu tanıyorum ya, bizim köşedeki karakolda polis bu?” demez mi?


9 – Eski Düşmanlar Bardak Olmaz / Nemesis
Her polisiye dizide ekibin veya kahramanımızın ezeli bir düşmanı vardır. Bu düşman sezonlar boyu ara ara ortaya çıkacak, birbirinden özgün onlarca konu arasından başını uzatarak senaryoya renk katacaktır. Sherlock Holmes’ün J.Moriarty’si, Kate Beckett ve Richard Castle’ın 3XK’i kimbilir kaç bölüm delirtti bu insanları delirtti! Ezeli düşmanların ortak özellikleri zeki ve dokuz canlı olmalarıdır.

Arka Sokaklar’da ise tüm kadronun ezeli birer düşmanı vardır ve dizinin bölüm sayısını dört basamağa çıkarma kapasitesinin gücü burada yatmaktadır. Her konu her oyuncu için bir defa çekilse, yabancı polisiye örneklerini altıya-yediye katlar tabii. Yerli polisiyemizin ezeli düşmanları o kadar zeki değildir ama kaynakları vardır. Mesela RIza Baba ve ekibi teknik bir bilgiye Aylin olmadan ulaşamazken, ezeli düşmanların en beceriksiz adamı bile her bilgiyi anında bulabilmektedir. “Bizden biri” başlıklı kurgu işleme konulacağı zaman, eski düşman hikâyesiyle örtüşecek şekilde kullanılarak dadından yinmez hale getirilir.


10 – Onlarsız Olmaz: Bir Noel İki Bayram Üç Nikah
Yerli ve yabancı polisiyelerde sürekliliği sağlayan bazı konu başlıklarının mutlaka işlenmesi gerekir. Her polisiye dizide, ekip içinde ilişki, ekipten birinin emekli olması veya bölüm/şehir değiştirmesi (bizde ancak tayinle oluyor anacım), ekip üyelerinin evlenmesi/boşanması, çocuğunun doğması, çocuğun bebekliğinden alınıp finalde üniversiteden mezun edilmesi gibi sabit kurgular da kesinlikle işin tuzu biberidir. The Closer izleyicileri Brenda Lee’nin ayrılığının veya Elementary izleyicileri Watson ile Mycroft’un ne zaman öpüşeceğinin telaşına düşmesin mi? (Güncel dizilerden veya sezonlarından örnek vermememin sebebi spoiler belasıdır).

Bunun yanında önemli günler ve haftalar atlanmamalı, hitap edilen kitlenin hassas olduğu konularda kutlama, anma ve kamu spotu görevi gören girdiler unutulmamalıdır. Arka Sokaklar nasıl ki her sezonda iki bayramı kutluyorsa, yabancı dizilerde de her Şükran Günü, Noel ve önemli olaylarla ilişkili bir bölüm yapılır (seçim günü, büyük bir felaket, ülkeyi etkileyen bir başka mesele ve benzeri). CSI:NY 11 Eylül olaylarını, NCIS: New Orleans Katrina Kasırgası’nı, bütün polisiyeler karakoldaki Noel kutlamasını es geçmemişlerdir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Sade Hayat Kumpanyası

Gülüşü güzel, dev aynasında  Masmaviydi gözleri. Gördüm. Elimi tuttu sonra, Kızıldı saçlarım, Sarı değildi onunkiler oysa. Sözleri bir çar...